ISO Ayarları Hakkında Bilmeniz Gerekenler

ISO Ayarları Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Iso Ayarları kısaca ISO olarak bilinen, Uluslararası Standartlar Örgütü (International Organization for Standardization), çeşitli konularda standartlar belirleyerek uluslararası ticareti geliştirmeyi amaçlayan bir kuruluştur. Bu kuruluş aynı zamanda fotoğrafçılık konusunda da çok sayıda standart hazırlamıştır. Bunlar içinde en çık bilineni ve kullanılanı, film hızını belirleyen ISO standardıdır. ISO ifadesi, filmli makinelerdeki fimin ışığa karşı duyarlılığını anlatmak için kullanılmıştır. Aslında analog fotoğraf makinelerinde kullanılan filmler için hazırlanan ve uygulanan bir standarttır.

Ancak doksanlı yıllardan itibaren dijital fotoğraf makineleri üretilmeye başlandıktan sonra, bu filmler artık kullanılmamaktadır. Yine de analog makinelerde kullanılan birçok kavram dijital makinelere uyarlanmıştır. Bunlardan biri de ISO ayarlarıdır. ISO ayarları belki analog makineler için çok şey ifade ediyordu ama dijital makinelerde ISO ayarları konusu farklı bir boyuta taşınmıştır ve özellikle fotoğrafçılığa yeni merak duyanların anlamasında güçlükler doğmuştur. Buna rağmen, dijital bir fotoğraf makinesi kullanırken, ISO ayarlarını doğru yapmak, resim kalitesini yükseltmek açısından son derece önemlidir.

O zaman, dijital fotoğraf makineleri ile daha güzel ve kaliteli fotoğraflar çekmek için icimdeki firtina dizisi  , ISO ayarlarının nasıl yapılması gerektiğine değinelim.
Analog fotoğraf makinesi kullananlar çok iyi hatırlar. Film alırken ISO değerlerine bakılırdı. ISO 100, düşük bir değerdi ve filmin ışığa karşı duyarsız olduğunu gösterirdi. Yani açık havada güneşli veya az bulutlu ortamlarda ya da kapalı mekanlarda flaş kullanılan durumlarda ISO 100 film yeterli olurdu. ISO değerleri yükselsikçe, yani ISO 200, ISO 400 veya ISO 800 filmlerin ışığa karşı duyarlılığı daha yüksekti. Bu filmler ile kapalı alanlarda bile flaş kullanmadan çekim yapılabilirdi ve güzel sonuçlar alınırdı. Hatta hareketli objeleri çekerken, örneğin spor müsabakalarında, yüksek ISO değerlerine sahip filmler oldukça başarılıydı.

Film üreten firmalar, filmin ISO değerini yükseltmek, dolayısıyla filmin ışık karşısındaki duyarlılığını arttırmak için, film üzerinde kullanılan gümüş halojenür taneciklerinin boyutlarını arttırırlar. Ancak bu durumun bir olumsuz yanı da var. Fotoğraf basıldığında, bu tanecikler fotoğraf üzerinde gözle farkedilebilir. Bu da fotoğraf kalitesini bozar. Düşük ISO değerli film kullanılması durumunda ise ortamın az ışıklı olması halinde, diyaframın daha uzun süre açık kalması gerekir ki bu durumda da fotoğraf üzerinde bulanıklıklar çıkabilir. Yani film kullanılan dönemde fotoğraf çekmek, daha bir ustalık gerektiriyordu.

Dijital fotoğraf makineleri üretilmeye başlandığında, yukarıda da açıklandığı gibi analog makinelerin bütün özellikleri dijital makinelere taşındı. Böyle olunca ISO mantığı da değişmedi. Ortada bir film olmadığı için de, dijital makinelerde ISO fonksiyonu için farklı bir yol kullanıldı. Bu makinelerde ISO değerleri, film ile değil, görüntü sensörleri ile ilişkilidir. Eğer fotoğraf makinesi yüksek bir ISO ayarına getirilirse, sensörlerde bulunan ve fotoğrafı oluşturan pikseller güçlendirilir ve ışığa karşı olan duyarlılıkları arttırılır. Yani burada teknik olarak elektronik sinyal gücü yükseltilmektedir. Ancak eski alışkanlıkları korumak açısından burada yapılan ayarlar, ISO hızları ile eşitlenmiştir. ISO değerleri bu bakımdan dijital makinelerde farklı bir anlam taşımaktadır.

ISO ayarları dijital fotoğraf makinelerinde markadan markaya, modelden modele değişir. Profesyonel bir dijital fotoğraf makinesi, ISO 80 ve ISO 3200 aralığında çekim imkanı sunar. Genelde orta seviyedeki bir dijital fotoğraf makinesi ISO 100 ve ISO 400 ayarlarına sahiptir. Eskiden farklı ISO değerleri ile çekim yapmak için mutlaka filmin değiştirilmesi gerekirdi, ama artık dijital teknoloji sayesinde makine üzerinde yapılacak bir ayarlama ile arka arkaya farklı ISO değerleri ile çekim yapmak mümkündür.